Volkan Demirel’in özel yapım Ferrarisi ortaya çıktı. Türkiye’de tek
Fenerbahçe’nin efsane kalecilerinden, kariyerine teknik direktör olarak devam eden Volkan Demirel son olarak Bodrum FK’nın başına geçti. Ege ekibiyle yeni maceraya atılan Volkan Demirel, Ekol Tv’de katıldığı programda bu kez fazla bilinmeyen bir tutkusunu anlattı. “Otomobil Tutkusu” programına konuk olan Volkan Demirel, Mustafa Akan ve Ümit Erdim’in sorularını yanıtladı, garajındaki Ferrari ile ilgili bilinmeyenleri açıkladı. İşte Volkan Demirel’in röportajındaki özel anlar:
FERRARİ’NİN DÜNYADA ÜRETECEĞİ SON V12 DEDİLER
“Bu araç 2015’ten beri benim için çok özel. Türkiye’de tek olabilir. Zaten son modellerden biri. Bir arkadaşım sayesinde bu renklere sahip oldu. İtalya’dan sipariş ettirmem için uzun bir süreç yaşadık. Onlar da bana ‘Ferrari’nin dünyada üreteceği son V12’ dediler, bu yüzden çok önemli benim için. Gençliğimde birçok aracım oldu, ancak V12’ler gerçekten farklı bir deneyim. Araba, kıyafet gibidir; ben de bunu arabamda yansıtmayı seviyorum. Eğer lacivert bir arabayla dışarı çıkıyorsam, üzerimde de mutlaka lacivert bir şey olur. Kombinasyonu yapmadan edemem.“
ÇOK STRESLİ OLDUĞUMDA BU ARAÇLA DOLAŞIRIM
“Karakterimi Fenerbahçe’de oluşturduğumu düşünüyorum. Bu aracı da o dönem buraya getirmek istedim. Çok stresli olduğumda veya mutlu olduğumda gece yarısı saat 3-4 arasında bu araçla dolaşmaya çıkıyorum. Bunun dışında çok nadir kullanırım. Bazen kızım Yade, ‘Baba, bizi Ferrari ile gezdir’ diyor.“
BÜYÜK KIZIM YADE TAM BİR ARABA TUTKUNU
“Tam 15 yıldır evliyim ve üçüncü çocuğumuz yolda. Kız veya erkek hiç önemli değil; ben dışarıda vakit geçiren birisi değilim. Düzenli bir aile hayatım var. Büyük kızım Yade, tam bir araba tutkunu. Sabah okula gidiyor, akşam 5’te dönüyor. Akşam voleybol antrenmanına gidebilmesi için ona araba aldık. Onun iyi bir sporcu olacağına inanıyorum. Yade, sanki benim küçük versiyonum gibi. Eğer gelen çocuk erkek olursa, umarım Volkan gibi biri daha yetiştiririz.“
ALLAH BİR YERDEN ALIYOR BİR YERDEN VERİYOR
“Babam 3 ay önce vefat etti, bu durum bizi derinden etkiledi. Hayatın dengesi öyle bir şey ki, bir yerden alıyor, başka bir yerden veriyor. Babamın vefat ettiği hastanede tam bir hafta sonra çocuğumun kalp atışını dinledim.“